Görsel

Ağır İnsan Hakkı İhlallerinden Biri Olan Yoksullukla Mücadele Etmek Hiçbir Şekilde Suç Değildir!

İnsan Hakları Savunucularının Üzerindeki Baskılara Derhal Son Verin!

Vakfımızın Kurucular Kurulu Üyesi ve 2000 – 2003 Yılları Arasında Genel Sekreteri Olan Sevgili Dr. Mehmet Selim Ölçer Yalnız Değildir!

Vakfımızın Kurucular Kurulu üyesi, farklı dönemlerde yönetim kurulu üyeliği ve 2000 – 2003 yılları arasında genel sekreterlik görevlerini üstlenen, 1990 – 1995 yıllarında ise Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı olan sevgili Dr. Mehmet Selim Ölçer’e, 11 Ekim 2021 tarihinde Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmıştır.

Sevgili Selim Ölçer, çok iyi bir hekim ve katıksız insan hakları savunucusudur. Ömrünü sağlık hakkı, emek, demokrasi, barış ve insan hakları mücadelesine adamıştır. Bu amaçla pek çok sivil toplum örgütünün kuruluş ve çalışmalarında aktif görevler üstlenmiştir.

Bu bağlamda yoksulluğun sağlık hakkı, en genel ifadesiyle ağır bir insan hakkı ihlali olduğu bilinciyle, 2006 yılında Diyarbakır’da kurulan “Sarmaşık Yoksullukla Mücadele ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği”nin kurucularından biri olmuştur.

Yoksulluğun ortadan kaldırılması ve sürdürülebilir bir kalkınma için küresel düzeyde belirlenen hedeflerin yerel düzlemde gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar yapmayı, bu kapsamda merkezi hükümetin ve yerel yönetimlerin yanı sıra sivil toplumun bu mücadeleye katılımını sağlamayı ve bir bütün olarak Türkiye toplumunu yoksullukla mücadele konusunda duyarlı hale getirmeyi amaçlayan bu derneğin kurucuları Diyarbakır’da yaşayan ve büyükşehir belediyesi, sivil toplum kuruluşları (İHD, TİHV vb.), sanayici ve iş insanları dernekleri (DİSİAD; MÜSİAD, GÜNSİAD vb.) ile meslek birliklerinde (Diyarbakır Tabip Odası, Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Kasaplar Odası vb.) görev ve sorumluluk üstlenen/üstlenmiş, insan hakları savunucusu saygın kişilerdir.

Kısa adıyla Sarmaşık Derneği, kurulduğu andan itibaren şehirdeki yoksulluğu önlemek ve gidermek amacıyla saha araştırmaları yapmış, binlerce aile ve bireye gıda, giyim, sağlık, eğitim, yakacak, barınma vb. konularda ayni/nakdi her türlü yardımda bulunarak toplumsal dayanışma ve yardımlaşmayı büyütmüştür.

Yoksullukla mücadelede kısa sürede çok önemli başarılar sağlayan dernek, maalesef OHAL döneminde 22 Kasım 2016 tarihli ve 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapısına mühür vurulan yüzlerce sivil toplum kuruluşundan biri olmuştur. Kapatılması ile birlikte derneğin maddi ya da ayni yardımlarından yaralanan yaklaşık üç binden fazla aile derin yoksulluklarıyla baş başa kalmıştır.

Sürdürmüş olduğu yoksullukla mücadele çalışmaları dava konusu edilen derneğin maddi/ayni yardımda bulunduğu bazı ailelerin bazı fertlerinin/yakınlarının (amca, dayı, hala, yeğen, baldız, kardeş torunu vb.) ‘terör örgütü ile ilişkili olduğu’ iddiasıyla derneğin yönetim ve denetleme kurullarında görev üstlenmiş olan sevgili Selim Ölçer’e geçtiğimiz günlerde, ‘hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek’ suçu işlediği gerekçesiyle hapis cezası verilmiştir. Üstelik cezada hiçbir indirim, erteleme ya da başkaca alternatif uygulama yapılmamıştır. Zorlama ve soyut iddialara dayalı, akıl, vicdan ve hukuk dışı bu ceza hiçbir şekilde kabul edilemez.

Sevgili Selim Ölçer, başta işkence ve diğer kötü muameleye maruz kalan kişilerin tedavi ve rehabilitasyonu olmak üzere, uzun yıllardır evrensel değerlere dayalı bir biçimde, barışçıl yöntemlerle sürdürdüğü çalışmaları ulusal ve uluslararası ilgili kamuoyunun tanıklığında kabul görmüş bir insan hakları savunucudur. Aslında verilen bu ceza, bir süredir bu ülkede insan hakları savunucularını baskı altına almaya yönelik çabaların yeni bir örneğinden başka bir şey değildir.

Bu bakımdan Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirgesi’nin tüm hükümlerine ve taraf olduğu uluslararası belgelere uygun bir şekilde insan hakları savunucularını korumakla yükümlü olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz. Dolayısıyla insan hakları savunucularının üzerindeki baskılara derhal son verilmeli, söz konusu ceza ivedilikle hükümsüz kılınmalıdır. Çünkü en ağır insan hakkı ihlallerinden biri olan yoksullukla mücadele ve insan hakları savunuculuğu hiçbir şekilde suç değildir.

Kısacası; kurucular kurulu üyemiz, iyi hekim ve kararlı insan hakları savunucusu olan sevgili Selim Ölçer’in sonuna kadar yanında olduğumuzu belirtir, insan hakları, demokrasi ve barıştan yana olan herkesi arkadaşımızla dayanışmaya içinde olmaya çağırırız.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı