Uluslararası Af Örgütü, Osman Kavala ve Mücella Yapıcı hakkında ağırlaştırılmış müebbet, diğer altı kişi hakkında da 20 yıla kadar hapis cezası istenen Gezi davasının 21 Mart'ta görülecek muhtemel karar duruşması öncesi beraat ve derhal tahliye çağrısı yaptı.
Gezi davasında savcı, mütalaasında Osman Kavala ve Gezi Parkı protestoları sırasında Taksim Dayanışması sözcüsü olan Mücella Yapıcı’nın “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılmasını istedi.
Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofis Direktörü Nils Muižnieks, konuya dair açıkmasında, Osman Kavala ve sanık sandalyesine oturtulan tüm kişilerin beraat ettirilmesi ve Kavala’nın cezaevinden derhal ve koşulsuz tahliye edilmesi çağrısında bulundu.
"SUÇ YARATMA KONUSUNDA DEFALARCA BAŞARISIZ OLDULAR"
Muižnieks, açıklamasında “Uluslararası anlamda tanımlı hiçbir suç işlemediği halde keyfi olarak tutuklanan ve temelsiz suçlamalarla ailesinden koparılan Osman Kavala’nın cezaevindeki 1600. günü bu hafta sonu doldu. Yargı yetkilileri 2017’den beri yoktan yere suç yaratmaya çalışıyor ama bu konuda defalarca başarısız oldular. Tam tersine, bu siyasi güdümlü davadaki her haksız girişim, Türkiye’nin yargı sisteminin kofluğunu daha net bir biçimde ortaya koydu" dedi.
AİHM VE AVRUPA KONSEYİ KARARLARI HATIRLATILDI
Açıklamasının devamında AİHM ve Avrupa Konseyi kararlarını hatırlatan Muižnieks, şunları ifade etti:
"Ocak ayında, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye hakkında Osman Kavala’yı serbest bırakmaması nedeniyle, nadiren uyguladığı ihlal prosedürünü başlatmaya karar verdi. Karar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararından iki yıl sonra alındı. AİHM kararında, Osman Kavala’nın onu susturmaya yönelik art niyetle, kişi hürriyeti hakkının ihlal edildiğine hükmetmiş ve derhal serbest bırakılmasını istemişti.
Çarpıcı bir biçimde savcı mütalaasında, Osman Kavala’nın halihazırdaki tutukluluğuna gerekçe gösterilen ‘casusluk’ suçlamasının, Kavala’nın suçlu bulunmasını istediği asıl dava olan Gezi davasındaki suçlamaların bir parçası olduğunu belirtti. Bu suçlama tam da AİHM’in, Kavala’nın tutuklu yargılanmasını haklı kılacak bir suç işlediğine ilişkin makul şüphe bulunmadığını tespit eden kararına konu olan suçlamadır. Diğer yandan yetkililer Kavala’nın tutukluğunu haklı göstermek için son iki yılı ‘casusluğun’ ne anlama geldiğini tartışarak harcadı."
BERAAT VE DERHAL TAHLİYE ÇAĞRISI
Muižnieks açıklamasını şöyle sonlandırdı:
“Osman Kavala, sivil toplum aktivizmi dışında hiçbir gerekçe olmadan cezaevinde geçirdiği dört buçuk yılı hiçbir zaman geri alamayacak. Yine de bu utanç verici tiyatronun bir tek adil sonucu olabilir; o da Osman Kavala ve sanık sandalyesine oturtulan tüm kişilerin beraat ettirilmesi ve Kavala’nın cezaevinden derhal ve koşulsuz tahliye edilmesidir.”