Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı ve aynı zamanda Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı bu sabah (26 Ekim 2022) İstanbul’daki evinden gözaltına alınmış ve soruşturmanın yürütüldüğü Ankara’ya götürüleceği ifade edilmiştir.
Bilindiği gibi 20 Ekim 2022 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, sevgili arkadaşımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında, bir haber kanalına yaptığı açıklama nedeniyle 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2'nci maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 301/2. maddesi kapsamında soruşturma başlattığını duyurmuştu.
İHD ve TİHV olarak 21 Ekim 2022 tarihinde yaptığımız açıklamada, Fincancı’nın hedef gösterilerek hakkında soruşturma başlatılmasını kınamış ve yalnız olmadığını ifade etmiştik.
O günlerde yurtdışında olan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Türkiye’ye döndükten sonra avukatları aracılığıyla ifade vermeye hazır olduğunu 21 Ekim 2022 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletmiştir. 23 Ekim 2022 Pazar günü Türkiye’ye dönen sevgili arkadaşımız, ifadeye çağrılmayı beklerken bu sabah keyfi ve hukuk dışı bir şekilde ev baskınıyla gözaltına alınmıştır.
Dünyaca tanınırlığa ve saygınlığa sahip bir bilim insanı ve insan hakları savunucusu olan Şebnem Korur Fincancı halen Türkiye’nin en büyük ve önemli meslek örgütlerinden birinin başkanlığını sürdürürken, yine dünya çapında saygınlığa sahip uzman bir insan hakları örgütünün yönetim kurulu üyesiyken, adresi belliyken, üstelik savcılığa ifade vermeye hazır olduğunu yazılı olarak belirtmişken, yani gözaltı işlemine gerek yokken sabaha karşı ev baskınıyla gerçekleştirilen bu gözaltı işlemi hiçbir şekilde kabul edilemez. Özellikle de gözaltı işlemi sonrasında dezenformasyon amaçlı haberlerin kolluk güçlerinin marifetiyle basına servis edilmesiyle “soruşturmanın gizliliği” başta olmak üzere pek çok temel hukuk ilkesi de ihlal edilmiştir.
Asında bu gözaltı işlemi, günlerdir siyasal iktidarın damgalayıcı, itibarsızlaştırıcı ve hatta suçlulaştırıcı söylemleriyle yargı üzerinde oluşturduğu baskı ve müdahalenin bir sonucu olarak gerçekleşmiştir. Amaç bilimi, iyi hekimliği, başta işkence olmak üzere insan hakları ihlallerinin önlenmesini ve demokrasi mücadelesini engellemektir. Daha genel bir ifadeyle tüm topluma gözdağı vermektir.
Bu hukuksuzluğa derhal son verilmeli, dünyaca tanınırlığa ve saygınlığa sahip, uzmanlık alanı adli tıp olan bir bilim insanı ve insan hakları savunucusu Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı serbest bırakılmalıdır. İyi hekimliğin ve halkın sağlık hakkının kararlı savunucusu TTB’ye yönelik baskılara da aynı şekilde derhal son verilmelidir.
Kamuoyunu hakikatin yanında olmak; iyi hekimlik, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi mücadelesine sahip çıkmak için Şebnem Korur Fincancı ve TTB ile dayanışmaya davet ediyoruz.
Sevgili arkadaşımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı DERHAL SERBEST BIRAKILSIN.