Görsel
odtu_mudahale.jpg

UNİKUİR

2011 yılından beri Orta Doğu Teknik Üniversitesi kampüsünde gerçekleştirilen Onur Yürüyüşü, son birkaç yıldır Kayyum Rektör Verşan Kök'ün “kopyala-yapıştır” metniyle yasaklanmaya çalışılıyor. Önceki yıllarda olduğu gibi geçen yıl da Onur Yürüyüşünü engellemesi için kampüse kolluk kuvvetlerini çağıran üniversite yönetimi, yürüyüşe birkaç gün kala üniversite bileşenlerine bir e-posta göndermiş ve “her türlü güvenlik önleminin alınacağını” söyleyerek yürüyüşün yasaklandığını duyurmuştu.

9 Haziran 2023’te sözde yasağa rağmen öğrenciler, kampüsteki Onur Yürüyüşü geleneğini devam ettirmiş; işkence ve gözaltılara karşın kampüse bayrak asmış, basın açıklaması okumuş ve 11. ODTÜ Onur Yürüyüşünü gerçekleştirmişti.

Yürüyüşe bir gün kala LGBTİ+’lar ODTÜ’de hedef gösterildi  

ODTÜ’de Onur Yürüyüşüne katıldığı için polis şiddetine maruz kalan ve gözaltına alınan öğrencilerden biri, anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yasak kararının iptali istemiyle dava açtı. ÜniKuir Hukuki Danışmanı Av. S. Duygu Çildoğan’ın öğrencinin avukatlığını üstlendiği davada, mahkeme üniversitenin kararını iptal etti. 

Üniversitenin, yasak kararının gerekçesi olarak “suç işleneceğine dair duyumlar” aldığını belirtmesinin soyut olduğunu, yasağın dayanağına ilişkin somut bir belge sunamadığını ortaya koyan Ankara 14. İdare Mahkemesi, kampüste güvenliği sağlamanın yolunun yürüyüşü yasaklamak olamayacağını, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kolluk tedbirleri ile korumak gerektiğini vurguladı.

Mahkeme ayrıca, üniversitenin Ankara Valiliğinden yürüyüşü engellemesi yönünde talepte bulunduğunu; ancak Valiliğin herhangi bir yasak kararının olmadığını hatırlattı. 

2022 yılındaki 10. ODTÜ Onur Yürüyüşüne yönelik üniversitenin yasak kararı da benzer gerekçelerle Ankara 8. İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmişti. Kayyum rektörlük, mahkemenin hukuksuzluğu vurgulamasına rağmen yürüyüşe yasakladığını duyurdu. Yasak kararını açıkladığı metinde kayyum rektör yine, yürüyüşün üniversitenin üretken imajına zarar vereceğini iddia etti; üniversite bileşenlerini “büyük zararları” hep birlikte engellemeye çağırdı.

Üniversitenin savunması: “Suç işleneceği duyumları aldık”

ODTÜ öğrencisi idare mahkemesinde açtığı davada, yasak kararının herkesin “önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına” sahip olduğunu belirten Anayasa’nın 34. maddesine ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 10 ve 11. maddelerine aykırı olduğunu ortaya koydu.

Kararın iptali yönündeki talebe karşı üniversite, yasağı “suç teşkil eden eylemlerin vuku bulabileceği duyumlarının ulaştığını” söyleyerek savundu. Onur Yürüyüşünün kampüs içindeki kişilerin can ve mal güvenliğini tehlikeye atacağını savunan yönetim, böyle durumlarda kişilerin hak ve özgürlüklerinin kısıtlanabileceğini ve bu yürüyüşle kamu malının zarar görebileceğini iddia ederek davanın reddedilmesi gerektiğini savundu. 

Üniversite, Ankara Valiliğinden “tedbir” almasını istedi

Mahkeme, yasağın iptali yönünde aldığı kararı gerekçelendirirken toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin güvenliğinin yasaklarla sağlanamayacağını salık verdi. Karar, üniversite yönetiminin anayasal hakları güvenceye almakla yükümlü olduğunu ve yürüyüşlerin gerçekleştirilebilmesi için yasaklar yerine kolluk tedbirlerine başvurulması gerektiğini ortaya koyuyor. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkının, demokratik bir toplumda vazgeçilmez haklardan biri olarak korunması gerektiğinin altını çiziyor.

Mahkeme, 19 Haziran 2023 tarihli ara kararında üniversiteden, yasağın dayanağına ilişkin bilgi talep ettiğini; ancak üniversitenin dava dosyasına belge sunmadığını ortaya koydu.
 

Üstelik, ODTÜ Rektörlüğünün yürüyüşün ertelenmesi veya bazı hallerde yasaklanması yönünde 8 Haziran 2023 tarihinde Ankara Valiliğinden talepte bulunduğunu hatırlatan Ankara 14. İdare Mahkemesi, “tedbir talebine” karşı Valiliğin herhangi bir yasaklama kararının bulunmadığını belirtti. Üniversite, suç işleneceğine dair duyum aldığı iddiasını temellendirecek herhangi bir belgeyi de mahkemeye sunmadı.

Mahkeme, mevcut koşullarına göz önünde bulundurarak “suç teşkil eden eylemlerin vuku bulabileceği şeklindeki duyumların soyut olduğu (...) yakın ve açık bir tehlikenin somut olarak ortaya konulamadığını” belirterek dava konusu işlemi iptal etti.

Kararda ayrıca, eğer kamu düzen ve güvenini korumak amacıyla bir yasak kararı çıkartılırsa bunun “istisnai” olarak uygulanması gereken bir tedbir olduğunu vurguladı. Oysa, 2019 yılından beri ODTÜ Onur Yürüyüşü üniversitenin yasak kararıyla engellenmeye çalışılıyor.

Ankara 14. İdare Mahkemesinin iptal kararına karşı Üniversite, kararın tebliğinin ardından 30 gün içerisinde Bölge İdare Mahkemesine giderek itirazda bulunabilir.