Görsel
sibel tekin_duruşma.jpeg

MLSA

Belgesel yönetmeni Sibel Tekin’in ‘Karanlıkta Başlayan Hayat’ belgeseli için çektiği görüntüler nedeniyle “örgüt üyeliği” iddiasıyla yargılandığı davada, mahkeme Tekin’in bilgisayarında internet ortamından önbellekte kalmış (çerez) görüntülerin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından araştırılmasını istedi.

Belgeseli için sabah saatlerinde işe giden insanları çekerken ihbar edilen ve sonra “polis ve cezaevi aracını çekerek örgüt adına keşif yaptığı” iddiasıyla  suçlanan belgeselci Sibel Tekin'in yargılandığı davanın beşinci duruşması, Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 16 Ocak’ta görüldü. Tekin ve avukatları, duruşmada hazır bulunurken Article19, Ankara Barosu, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube duruşmayı  takip etti.

Tekin’in görüntülerinin incelendiği bilirkişi raporunda, "keşif yaptığına yönelik bir bulgu olmadığı" vurgulanmıştı. Mahkemenin talep ettiği bilgisayarının incelenmesi ise dosyaya eklendi. 

"Hepsi çerez görüntüler"

Duruşmada, bilgisayar incelemesi hakkında konuşan Tekin, “Dosyaya konulan görsellerin suç olduğunu düşünmüyorum” dedi. Bu görüntülerin internet siteleriyle ilgili olarak bilgisayar ön belleğinde kalan görseller olduğunu belirten Tekin, görüntülerin internet sayfasına giren herkesin bilgisayarına otomatik olarak kayıt olduğunu ve “çerez” olarak tarif edildiğini söyledi.

Avukat Mehtap Sakinci tamamlanan bilirkişi raporuna dair beyanda bulundu. Sakinci, “Biz bununla ilgili bir dilekçe sunmuştuk. Apple marka önbellek verilerinden alınmış veriler. Bu görüntülerin rastgele bulunduğunu gösteriyor. Bu bilirkişi raporu olarak dosya kapsamında esasa dair veriler” dedi.

"Bunlar iddianameye konu değil"

Sakinci, Tekin’e ait bilgisayarında Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde yapılan ilk incelemede ve sonrasında hazırlanan iddianamede bu görsellerin suçlama konusu yapılmadığını ve iddianameye konu edilmediğini belirtti.

Müvekkiline atılı “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla ilgili herhangi bir kanıtın olmadığını dile getiren Sakinci, “Verilen rastgele görüntüler yabancı ülkelerde çekilmiş ve yabancı kaynaklara dair görüntüler olduğunu görüyoruz. Dosyaya girmiş her rapor her belgede yazılı beyanlarımızı sunmuştuk. Bu kayıtlarla da müvekkilin suçsuz olduğunu görüyoruz. Artık dosyanın gelinen aşamasıyla da müvekkil hakkında derhal beraat verilmesini istiyoruz” dedi.

"Veriler haber ve görüntü sitelerinden oluşuyor"

Avukat Murat Yılmaz da Sibel Tekin’in gazetecilik mesleğini icra ettiğini vurgulayarak, Tekin’in birçok haber ve görüntü sitesi incelediğini davada konu olan verilerin bu şekilde değerlendirilmesini talep etti.

Avukatlar Hümeyra Taşkıran ve Ceren Yılmaz da avukat beyanlarına katılarak, Sibel Tekin’e beraat kararı verilmesini talep etti.

Mahkeme, Tekin’in bilgisayarındaki internet ortamında önbellekte kalmış olan görüntülerin (çerez) Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından araştırılması için yazılmasına yazılmasına karar verdi. Davanın bir sonraki duruşması, 5 Mart gününe ertelendi.

Bilirkişi raporu: Özellikle polis aracı ve servis aracını çeken bir kayıt yok

Mahkemeye sunulan dört sayfalık son bilirkişi raporunda da Tekin’e ait bir adet flash belleğin içindeki görüntüler arasından ihbar günü çekilen altı video kaydının yeniden incelendiği belirtildi.

Rapora göre, bilirkişi, 15 Aralık 2022 tarihinde 06:45 ile 06:55 saatleri arasında Tuzluçayır mevkiinde çekilen videoları inceledi. Raporda, incelenen altı videonun hiçbirinde polis ve cezaevi araçlarının özellikle çekildiğine yönelik bulguya rastlanmadığı, kamera açısına giren polis araçları ile diğer araçlardan hiçbirinin kamerayla takibinin yapılmadığının görüldüğü, hiçbir araca zoom yapılmadığının ve özellikle polis aracı veya belirli bir servis aracının kaydının yapılmadığının tespit edildiği vurgulandı.

Bilirkişi, polis araçlarının geçecekleri güzergâhın belirlenerek kayda alınıp alınmadığının tespitinin de mümkün olmadığını belirtti.

İhbara konu cezaevi aracında resmi plaka ve yazı yok

Raporda, Tekin’in özellikle çektiği iddia edilen cezaevi personelini taşıdığı söylenen servis aracında yazı, resmi plaka veya sticker bulunmadığına dikkat çekildi. Sincan F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğüne ait personeli taşıyan servis aracına ilişkin marka, model veya plaka numarası da belirtilmediği için aracın tespit edilemediğinin anlatıldığı raporda, bu nedenle kadraja farkında olmadan girip girmediğinin de incelenemediği kaydedildi.