Görsel
huseyin_yavic_yargilama.jpeg

MLSA

8 Şubat 2022 tarihinde Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının düzeltilmesi ve özlük haklarının verilmesi için ülke genelinde yaptığı iki günlük grev çağrısı üzerine Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde basın açıklaması düzenlemek isteyen TTB, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri ve sağlık çalışanlarına müdahale edilmiş ve aralarında SES Van Şube Eş Başkanları Zeki Seven ve Figen Çolakoğlu ile Van-Hakkari Tabip Odası önceki dönem başkanı Dr. Hüseyin Yaviç’in de olduğu sekiz kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan sekiz kişiye “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” suçlamasıyla açılan davanın görülmesine başlandı.

Van 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın birinci duruşmasında Hüseyin Yaviç, Ayfer Bostan, Esma Gümüşlü, Keziban Karakuş, Seda Güler ve Zeki Seven ile avukatlar Ümit Avcı ve Dilan Kunt Ayan hazır bulundu. SES Van Şube Eş Başkanı Figen Çolakoğlu ve Mehmet Emin Yılmaz ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.

Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada ilk olarak Hüseyin Yaviç söz aldı. Meslek örgütlerinin görev ve sorumluluklarının anayasa tarafından belirlendiğini dile getiren Yaviç, Tabipler Odası‘nın da anayasadan gücünü alan ve kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütü olduğuna dikkat çekti. Yaviç savunmasına şöyle devam etti: “Biz de bu kapsamda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2016 yılından bu yana kentte devam eden eylem ve etkinlik yasakları gerekçe gösterilerek gözaltına alındık. Gözaltı işlemi sırasında ben de darp edildim. Bu yönüyle hastane raporları da mevcut. Kentte devam eden yasaklar tek taraflı bir şekilde ve sadece muhalif kesimlere uygulanıyor. İktidara yakın kurumlara uygulanmayan bu yasaklar, anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı aynı zamanda. Şiddet içermeyen ve barışçıl yöntemlerle yapılan etkinliklerin bu şekilde engellenmemesi gerekiyor.”

Savunmasının devamında düşünce ve ifade özgürlüğünün anayasa ve uluslararası sözleşmeler tarafından korunduğunu söyleyen Yaviç, bunun engellenmesinin hukuksuz olduğunu ifade etti. Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasını kabul etmeyen Yaviç, hakkında beraat kararı verilmesini talep etti.

Van Hakkari Tabip Odası üyesi Ayfer Bostan ise yaptığı savunmada “Tabipler Odası ve sendikanın aldığı karar doğrultusunda basın açıklamasına katıldım ve basın metnini okudum. Yaptığımız eylem düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeli” diyerek hakkında beraat kararı verilmesini talep etti.

Sanıklardan Esma Gümüşlü, Keziban Karakuş, Seda Güler ve Zeki Seven savunmalarının ardından avukatlar Ümit Avcı ve Dilan Kunt Ayan söz aldı.

‘İnsan onuruna yakışır çalışma şartlarını talep etmek en doğal haktır’

Valiliğin arka arkaya aldığı yasak kararlarının hukuka aykırı olduğunu dile getiren avukat Ayan, “Hukuka aykırı olan böylesi bir karara müvekkillerin uyması beklenemez. Müvekkiller, yasal olan haklarını kullanmışlardır. Sendikaların ve odaların insan onuruna yakışır şekilde çalışma koşullarının yaratılmasını istemesi en doğal hakları olduğu gibi bu haklarını, anayasa ile güvence altına alınmış şekilde basın açıklaması ile ifa etmeleri de gayet hukuka uygundur. Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu Seyithan Acar ve diğerleri kararında açıkça Van Valiliğinin vermiş olduğu yasakların hukuka aykırı olduğu tespiti yapılmıştır. Dolasıyla şu an müvekkillerimiz anayasal haklarını kullandıkları için yargılanıyor ve hukuk yok sayılıyor” dedi. Ayan, yasaklara ilişkin emsal kararları dava dosyasına sunmak için süre talep ettiklerini belirterek savunmasını sonlandırdı.

Süre talebini kabul eden mahkeme, savunması alınmayan sanıkların savunmasının bir sonraki celse alınmasına ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesinin beklenmesine karar vererek davayı 17 Şubat 2023 tarihine erteledi.

İddianameden

Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 31 Mart 2022 tarihinde hazırlanan iddianamede aralarında Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Van Şube Eş Başkanları Zeki Seven ve Figen Çolakoğlu ile Van-Hakkari Tabip Odası önceki dönem başkanı Dr. Hüseyin Yaviç’in de bulunduğu sekiz kişiye yöneltilen suçlamalara 8 Şubat 2022 tarihinde sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi için ülke çapında yapılması kararlaştırılan grev hakkında Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılmak istenen basın açıklaması delil olarak gösteriliyor. Van Vaililiği’nin 28 Ocak 2022 tarihli yasak kararına atıfta bulunan iddianame savcısı, 7 Şubat 2022 tarihinde valiliğe yapılan bildirim üzerine valiliğin basın açıklamasını “uygun görmediğini” ve dolayısıyla valilikten izni olmadan yapılan gösterinin kanunsuz olduğunu öne sürerek hak savunucularının cezalandırılmasını talep ediyor. Savcı, Van- Hakkari Tabip Odası’nın sosyal medya hesabından basın açıklaması ile ilgili yapılan paylaşımlara da iddianamede delil olarak yer veriyor.

İddianamede 2911 sayılı kanunun 32/1 maddesi uyarınca beş kişiye “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlaması yöneltilirken SES Van Şube Eş Başkanları Zeki Seven ve Figen Çolakoğlu ile Van-Hakkari Tabip Odası önceki dönem başkanı Dr. Hüseyin Yaviç’e yasanın 10. ve 23. maddeleri delaletiyle 28. maddesi uyarınca “bildirim verilmeden kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme, bunların hareketlerine katılma” suçlaması yöneltiliyor.