Görsel

ARTI GERÇEK

Cumartesi Anneleri/İnsanları ve beraberindeki insan hakları savunucularıyla 27 Mayıs 1995 tarihinden bu yana her hafta cumartesi günü, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin öğrenmek ve faillerin yargılanması talebiyle İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Galatasaray Meydanı’nda eylem yapıyor. Eylemlerin zaman zaman idare tarafından yasaklanmasına karşın Cumartesi Anneleri ve insan hakları savunucularının Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurularda mahkeme, eylemlerinin meşru olduğuna hükmederek ‘hak ihlali’ kararları verdi. İnsan Hakları Derneği (İHD) üyesi Aydın Aydoğan Cumartesi Anneleri/İnsanları eylemlerinde gözaltına alınmasını yargı yoluna taşıdı ve 75 bin Türk Lirası (TL) değerinde tazminat davası açtı. Dava sonuçlandı; Aydoğan’ın talebine karşın Bakırköy 17’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme taleplerin kısmen kabulüyle Aydoğan’a bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

Aydoğan kararı “davam sembolik de olsa tarihe nottur” sözleriyle değerlendirirken avukatı Hacer Çekiç Gündüz de bu tarz tazminat davalarının idare yönünden uyarıcı özellikte olmasına dikkat çekti “Caydırıcılığı kalmıyor. Tekrar aynı şeyler yaşanıyor” dedi.

‘DAVAM SEMBOLİK DE OLSA TARİHE NOTTUR’

Mahkeme kararını değerlendiren Aydın Aydoğan, 700’üncü haftadan sonra dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından getirilen yasak kararlarına karşın eylemlerin yapıldığı Galatasaray Meydanı’nın Cumartesi Anneleri/İnsanları ve insan hakları savunucuları için bir hafıza mekanı olduğunu söyledi. AYM kararına rağmen engelleme ve gözaltı işlemlerinin 29 hafta boyunca sürdüğünü hatırlatan Aydoğan konuşmasına şu sözlerle devam etti:

AYM kararlarına rağmen Cumartesi Anneleri/İnsanları’na yaşatılan zulüm toplum vicdanında çoktan yargılandı. Anayasa’yı değersizleştiren bu uygulamalar sadece hukuksuzluk iklimini ve kanun ihlalcileri cesaretlendirir. Bizler de vekaletten hukuksuzluklar yaşadık. Açmış olduğum bu tazminat davası sembolik bir dava da olsa hafızalara ve tarihe ve vicdanlara kısa bir nottur.”
Aydoğan alacağı bin TL’lik tazminatı da Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na bağışlayacağını belirtti.

‘TAZMİNAT DAVALARININ CAYDIRICI YÖNÜ KALMIYOR’

Davanın avukatlığını yapan Hacer Çekiç Gündüz de mahkeme kararına ilişkin kısa bir değerlendirme yaparak tazminat tutarının asgari ücret üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Gündüz, Aydoğan’ın açtığı davanın haksız gözaltı uygulamasına karşı olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Türkiye’deki insanların gözaltına alınması ve tutuklanmasının bir değeri yok. Tazminat davalarının asıl amacı idare yönünden caydırıcı olmasını sağlamaktır. Fakat verilen tazminat cezasını görüyoruz. Bin TL ceza verip yolluyorlar, sonraki hafta tekrar gözaltı oluyor. Bu sebepten de caydırıcı yönü kalmıyor.”