Görsel
cumartesi_900.hafta_.jpg

BİANET

İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) İnsan Hakları Kolu, Cumartesi Anneleri’nin/İnsanları’nın zorla kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak için Galatasaray Meydanı’nda buluşmalarına yönelik engellemelerle ilgili yazılı açıklama yaptı.

Engellemelerin “toplantı ve gösteri özgürlüğünün ihlali” anlamına geldiğine hükmeden Anayasa Mahkemesi kararlarına atıf yapan hak örgütleri, kayıp yakınlarının, yüksek yargı kararlarına rağmen engellenmesinin Anayasal bir suç olduğuna dikkat çekti.

“Anayasal suç işleniyor”

Açıklamada, Beyoğlu Kaymakamlığı ve İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün AYM kararlarına uymayı reddetmesinin, kuvvetler ayrılığı, yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin ihlali anlamına geldiği belirtildi:

“Siyasal iktidar ve onun emrindeki mülki idare tarafından silsile içinde kolektif bir şekilde anayasal suç işlenmektedir. Bu nedenle, başta siyasal iktidar olmak üzere yargı, yasama ve yürütme organları bünyesinde kamu adına hareket eden herkese sorumluluklarını bir kez daha hatırlatıyor, Anayasa’ya ve hukukun üstünlüğü ilkesine kayıtsız şartsız uymaya çağrısı yapıyoruz.”

Etkili soruşturma çağrısı

Ayrıca insan hakları örgütleri, gözaltına alınan kayıp yakınlarının ters kelepçeli bir şekilde bekletilmesinin işkence ve kötü muamele yasağının ihlali anlamına geldiğini belirterek, bu talimatı verenler ve uygulayanlar hakkında derhal etkili bir soruşturma başlatılması çağrısında bulundu.

Hem bilimsel çalışmalarda hem de ulusal ve evrensel hukukta işkence ve diğer kötü muamele olarak değerlendirilen ters kelepçe uygulamasının Türkiye’de son dönemde yaygın, sıradan ve sistematik bir uygulama haline geldiğini belirttiler.

Başvuruların yüzde 40,9’u ters kelepçe

Bu durumun TİHV Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezleri’ne yapılan başvurularda da açıkça görüldüğünü eklediler.

Bu merkezlere 2018 yılının başından 2021 yılı sonuna kadar yapılan 1830 başvurudan 749’unun (yüzde 40,9) ters kelepçe uygulamasına maruz kaldığı, fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara yol açan ters kelepçenin çocuklara dahi uygulandığı bilgisine yer verildi.

“İstanbul Protokolü çerçevesinde soruşturulmalı”

Ters kelepçe uygulamasının yasal bir dayanağının bulunmadığı, bu durumun AYM kararları ve BM İşkenceye Karşı İstanbul Protokolü ile de sabit olduğu belirtilen açıklamada şöyle devam etti:

“Tüm bilimsel ve hukuksal gerekçeler sonucu, pozisyonel işkence yöntemi olan ters kelepçe uygulaması, daha da ötesi açık zorunluluk halleri dışında her türlü kelepçe uygulamaları işkence ve diğer kötü muamele yasağının ihlalidir ve derhal son verilmelidir.

Başta Cumartesi Annelerine/İnsanlarına olmak üzere gözaltına alınan kişilere yasa ve hukuk dışı talimat gereği ya da isteyerek ‘ters kelepçe’ uygulayan, talimat veren ya da göz yuman tüm kamu görevlileri hakkında herhangi bir şikayet beklenmeksizin, İstanbul Protokolü çerçevesinde resen etkili bir biçimde soruşturma süreçleri derhal başlatılmalıdır.”